13-14 şubat 2015 tarihlerinde bir grup arkadaşla şanlı Urfa da idik .sabah erkenden geldiğimiz havaalanı'n dan otobüsle 40 dk daha yolculuk yaparak Eski Urfa ya geldik .şehrin her yerinde kahvaltı yapabileceğiniz güzel yerler var bizlerde onlardan birinde kahvaltımızı yaptık yerel köy peynirleri, sade tereyağlar , biber salçasını kavurup üzerine kırılmış yumurtalar ( bu arada benim favorim buydu)hakiki bal ve reçeller köy yoğurdu birde fırından sıcak sıcak gelen lavaşlar harika bir kahvaltı......
ve...... kahvaltı ardından çay keyfi yorgunluğumuza iyi geldi.
otele varıp eşyalarımızı bıraktıktan sonra şehri gezmeye başladık.
tabi ki ilk önce balıklı göl.
balıklı gölün hikayesinden etkilenmemek mümkün mü?
gelen misafirlerin balıkları yiyeceklerle bilinçsizce beslemeleri sonucu balık sayısında oldukça azalma olmuş.
balıklı göl gezmemizi tamamladıktan sonra şehri gezmeye devam ediyoruz bir sonra ki durağımız yemek müzesi.........
yemek hazırlıklarının yapıldığı mutfak........
tüm ev halkının buluştuğu yemek zamanı........
mutfak için gerekli malzemeler:
üzümlerin suyunun damıtıldığı taş kaplar.
suyun saklandığı kaplar:
çaydanlıklar ve semaverler:
bakliyatların saklandığı dolaplar:
sobalar ve fırınlar:
suyun çekildiği kuyular:
taş değirmenler:
burasıda evin oturma odası:
o zamanlar kullanılan ütüler:
yemek müzesinden sonra akşam ve sıra gecesi eğlencesi bir günü böyle bitirdik
ertesi gün kaleyi gezdik çarşıda alışveriş yapıp şehrin en iyi yemek yerlerinden biri olan Gülhan lar da yemeğimizi yedik yolu Urfa ya düşenlere şiddetle tavsiye edebileceğim temiz ve nezih bir yer.
isteyenlerin Urfa yemekleri yiyebileceği vejeteryenler'in de zeytinyağlıları tüketebileceği bir yer
ve tabi kide bu şehre gelip şıllık tatlısını yemeden gitmek olur mu?
bir kez daha anladım ki her yemeği kendi yöresinde tatmak en güzeli
gidip de kış şartlarından dolayı göremediğimiz Halfeti ye ve Harran'a da yolumuzun en kısa zamanda düşmesi dileği ile.........